Olayımız Anadolu’nun en ücra,kuş uçmaz,kervan geçmez,geçse de adres sormak içindir muhakkak, bir cennet köşesinde filan geçmez,fiyakalı bi başlangıç yapalım diye yalana gerek yok. Biraz sonra anlatacağım olay Ankara’nın en zengin semtlerinden birinde cereyan eder. Kahramanlarımız Mutlu ve Mesut , işlerinden çıkmış mutlu mesut evlerinin yolunu tutmuşlardır.Ancak malumunuz üzere, şebeke suyu artık ağza sürülecek gibi değildir ve sevgilinize “Su gibi bakıyorsun” demek beklenenin aksine bir tepki yaratmaktadır.Her neyse bu durumu göz önünde bulunduran Mutlu ve Mesut, 10L’lik bir damacana su alırlar ve evlerinin yolunu tutmaya kaldıkları yerden devam ederler.Ancak bu güzel ortam Mesut’un “Abi bu su 10 L falan değil bak diyorum ben sana” lafıyla bi anda yerini “Lan yoksa kazıklandık mı?” gerginliğine bırakır.Alelacele eve gelen çift derhal suyu tartarlar ve evet kazıklanmışlardır su 9.4 L gelir.Sinirden köpüren ve artık adına lanet eden Mutlu derhal markanın ana bayisini arar ve Dünya’nın en mantıklı ve -sonundaki soru işareti sizi yanıltmasın- soru anlamı içermekle uzaktan yakından ilgisi olmayan şu cümleyi kurar“Kardeşim siz bizi salak mı sandınız ya da sandığımız gibi siz mi salaksınız?” .Bu arada şu anda 70 milyon beni okuyor ve reklama girmemesi açısından bu firmanın adını vermiyorum ama ben onlara kısaca M.Ç.K.H.S (Minareyi çaldık, kılıfı hazır suları) diyorum.Her neyse ve markanın temsilcisi şu açıklamayı yapıyor “Ya abi kusura bakma,bu şimdi bu su işine gircez ya acemiyiz de daha 1,000,000 tane damacana sipariş verdik, ama aksilik bu ya damacanaların altını düz yaptırtmışız, öyle olunca da 10 l’lik damacana ayakta duramıyo haliyle.Sonra geri gönderdik,altlarından içeri doğru oyuklar açtırdık damacanaların bu sefer de 10l’den 9.4’e düştü suyun hacmi.Hatamızın farkındayız abi en kısa zamanda düzeltcez inşallah”Ve sonra öğreniriz ki firmanın sahibi lazdır ve siparişler saat 12’den sonra verilmiştir!