Genç Yazılar
Genç Hikayeler
Genç Şiirler
Genç Makaleler
Genç Fikirler
Genç Mizah
Haftanın Genç Yazısı
Genç Yazarlar Komitemiz
Üyelik İşlemleri

mail.jpg (2821 bytes)

Yazılarınızı göndermek için tıklayın

 
 
Adınız Soyadınız
E-mail Adresiniz
Arkadaşınız Adı
Arkadaşınız Email Adresi
Email in Konusu
 
Bu yazı 9.08.2004 tarihinden beri 433 kez okunmuştur
Yazının Başlığı Yazar Adı Gönderilme Tarihi
Bir Yer Var Arzu ALTUN 9.08.2004

Bir yer var kafama koyduğum; çevresi söğüt,pelit ve daha bir çok ağaçla çevrili düz bir arazi. Şu an için çayır olarak kullanılıyor. Hemen tumpun altında bizim arazimiz var onun çevresini saran. Bizim çayırda pek gösterişli olmayan bir ceviz ağacı var. Onun dibinde oturup yediğiniz peynir ekmeğin tadı bir başkadır. Hayatınızda anımsamak istediğiniz güzel anılarınızın tekmili karşınıza çıkar. Orada unutmak istediklerinizi unutursunuz.

Güneşin batışı ayrı bir güzellik katar ekin tarlalarına ve çayırlara. O çayırı satın aldığım zaman her şey daha mükemmel olacak ve belki de asıl kimliğimi anımsayacağım. Yalnız kalmak istiyorum yalnızca orada. Kafamı dinlemek. Nefes alışlarımın dinginliğini duyumsamak.Ben var olmak istiyorum sadece orada.Birkaç tay satın almak istiyorum ; alınları ak kendileri al. Alabildiğine sürmek istiyorum, rüzgar çarparken yüzüme. Arada sırada yaz taillerinde arkadaşlarım, kardeşlerim gelir. Beraber yapay gölün kenarında piknik yaparız ve atlarla gezintiye çıkarız.

Denizden ikibin metre yükseklerde o denli güzel bitki örtüsü vardır ki kendinizi bir orta kuşak ülkesinde sanırsınız. Yaban çileklerinin kousu vardır çevrede. Meşe ağaçlarının o dingin kokusu sarar ciğerlerinizi. Hele mevsim yaz hele hele baharsa o zaman görün siz yaşamak neymiş.Ciğerleriniz bayram eder.Kendinizi tutamazsınız ve bütün hayatınızı orada geçirme isteği duyarsınız. Böyle duygularla güneş batımına yakın eve döneriz.

Atlara yemlerini verip sularını içiririm. Onlar benim için çok özeldir. Ben yağmursam onlar buluttur. Motorların baş ağrıtıcı dünyalarından daha huzur verici varlıklarını sunarlar doğaya. O huzuru duyumsadığınız an bir daha metropolit dünyaya geri dönmek istemezsiniz. İçeri girdiğimde herkes kalabalık olmanın verdiği iştahla yemek hazırlamaya koyulur... Terasta birlikte defne ve karanfil kokan çaylarımızı yudumlarız.Kimisi Türk kahvesi içer. Sonra birimiz adet yerini bulsun diye fal bakar lakin güzel şeyler söylemek yasadır dost meclisimizde.Rahmetli büyükbabamın anlattığı eski hikayelerden anlatırız birbirimize. Yeni fikirlerimizi payaşırız;topluma,devlete,sanata,Dünya'ya ve ahlaka dair.Hayatı yaptıklarımızla alakalandırırız. Sohbetimiz koyulaşır, gece yarılarına kadar konuşuruz ;kimse kimsenin kalbini kırmadan. Hep birlikte olmanın tadınız çıkarırız. Sonra herkesin tatili biter. Dönüş biletleri ayarlanır. Bir süre düşünürüm yalnız kalacağımı, o an bir burkulur yüreğim.

En çok yalnız kurulmuş sofralar dokunur. Bir zaman sonra kendime gelirim. Yalnızlığın huzur verici dinginliğini duyumsarım yeniden. Ne ola ki , beni bu cennet parçasından ayıra, ne ola ki , beni yeşil sevgiliden ayıra...Anca yeşil sevgilinin anası,anca yağmurla kokusunu salan, misk kokulu...Ozan'ın çaldığı bağlamanın telindeki yar...

 
Genç yazarlar Kulübü / Web Tasarım : Orhancam