|
|
|
|
Bu yazı 16.07.2012
tarihinden
beri
1257
kez okunmuştur |
Yazının
Başlığı |
Yazar
Adı |
Gönderilme
Tarihi |
Lütfen biri bir mum yaksın! |
Belirtilmedi |
16.07.2012 |
Gözlerimi açıyorum, yeni bir gün. Bugün günlerden çiçek. Bugün günlerden tabiat. Bugün günlerden bu gün. Bugün masal. Bugün gerçek dışı. Bugün gözlerinde açıyorum gözlerimi. Masalsı bir güzelliğe sahip gözlerin. Tutuyor ellerimden ve dünyadan çekip alıyor beni doğaya. Doğayla bir olup mutlu oluyoruz. Mutluluğun tanımını baştan yazıyoruz. Yazıyoruz onu ve diğer nesillere bırakmanın hayalini kuruyoruz. Hayır, bırakmak derken vazgeçmiyoruz ondan. Bencil olmak istemiyoruz, herkes ondan nasibini alsın istiyoruz. Yani yalnızca şimdilik yalnızız doğayla. Bunun tadını çıkarıyorum. Evet tadını çıkarıyorum. Hiç tatmadığım meyveler sunuyor bana doğa. Rengarenk meyveler... Ama genellikle yeşil hakim buraya. Gözlerindeyim çünkü, bu onların doğası.
Birden bir şey oluyor, sarsılıyorum. Gözlerim kararıyor. Hayır kararmıyor, etrafım kararıyor. Çiçekler siyahlaşıyor önce, sonra tüm yeşiller. Görmek istemiyorum bu olanları. Geleceğe dair umutlarım bunlar benim, nasıl karanlığa gömülürler böyle? İnanmak istemiyorum, biri bir mum yaksın! Lütfen biri bir mum yaksın! Burası çok karanlık. Derken gözlerimi kapatıp açıyorum.
Yeni bir gün. Kahverengi gözleri bunca zaman yeşil görmüş olmama hayret ederek bakıyorum yüzüne. Bir önceki güne göre ne kadar farklı her şey. Hızla kalkıp uzaklaşıyorum olduğum yerden. Sanrılarımdan kaçıyorum. Yine kaçıyorum...
26 Haziran 2012
03.12
Buse Etizer
|
|
|
|