Genç Yazılar
Genç Hikayeler
Genç Şiirler
Genç Makaleler
Genç Fikirler
Genç Mizah
Haftanın Genç Yazısı
Genç Yazarlar Komitemiz
Üyelik İşlemleri

mail.jpg (2821 bytes)

Yazılarınızı göndermek için tıklayın

 
 
Gönderen  
Kitap Adı Füreya  
Yazarı Oktay Sinanoğlu  
Türü / Gönderilme Tarihi ROMAN 11.05.2008

Ayşe Kulin’in 348 sayfadan oluşan bu eseri, Türkiye’nin ilk bayan seramik sanatçısı Füreya Koral’ın yaşam hikayesini anlatmaktadır. Füreya, Osmanlı İmparatorluğunun çöküş yıllarında, bir Osmanlı paşasının torunu olarak dünyaya gözlerini açar. 1910-1997 yılları arasında yaşayan Füreya, Şakir Paşanın iki kızından biri olan Hakkiye’nin çocuğudur. Soylu, zengin ve onurlu bir ailenin üyesidir. Büyük dayısının, dedesi Şakir Paşa’yı yanlışlıkla vurması ve 1914 yılında Birinci Dünya Savaşının başlaması sonucu evin erkeklerinin cepheye gitmesiyle aile maddi sıkıntı içerisine girer. Ailenin kızları yalnız kalmıştır artık. Savaş süresince çok zorluklar çekerler.

Füreya’nın babası Emin Bey, Mustafa Kemal ile Harbiye’den sınıf arkadaşıdır ve Kurtuluş Savaşı mücadelesinde her zaman Mustafa Kemal’in yanında yer almıştır. Zaferden sonra da Ordu Komutanlığına getirilmiştir. Füreya daha çocuk yaşlarda iken Mustafa Kemal ile tanışma fırsatı bulmuştur. Millî Mücadele döneminde evlerinde önemli ve gizli toplantılar yapılmıştır. Füreya, Dame de Sion Lisesini bitirdikten sonra üniversite eğitimini de tamamlar.

Genç yaşta, ailesinin sıcak bakmamasına rağmen Sabahattin adında bir adamla evlenir. Bu evlilik aileyi çok şaşırtır. Çünkü adam Füreya ile tanışmak istemiş ve Füreya tanışmadan sonra evlenmeye karar vermiştir. Oldukça yakışıklı olan bu adam bir toprak ağasıdır ve Bursa’da oturmaktadır. Füreya İstanbul’dan ayrılır ve Bursa’ya gider fakat hayal kırıklığına uğrar. Oturacakları ev bir ahırın ikinci katıdır. Zaman geçtikçe kocası kabalaşmaya, bağırmaya, her şeye karışmaya hatta içki içtiği zamanlarda Füreya’ya tokat atmaya bile başlar. Tüm bu olanlardan dolayı boşanmayı düşünmeye başlar. Bir süre sonra hamile kalan Füreya boşanma fikrinden şimdilik vazgeçer. Fakat erken doğum nedeniyle bebeğini kaybeder. Bebeğinin ölümüyle bunalıma girer ve gördüğü tedavi sayesinde bunalımı atlatır. Artık eşinden boşanmış ve İstanbul’a dönmüştür. Ancak ailesinin maddi durumu eskisi kadar iyi değildir.

Füreya ikinci evliliğini birkaç yıl sonra Atatürk’ün yakın arkadaşlarından Kılıç Ali ile yapar. Oysa Kılıç Ali’yi sadece gazetelerde gördüğü kadarıyla tanımaktadır ve Kılıç Ali yaş olarak Füreya’dan epeyce büyüktür. Ailesi ilk evliliğinde olduğu gibi buna da itiraz eder. Füreya Artık Ankara’da yaşamaya başlar. Atatürk sık sık evlerine gelmektedir. 1938 yılında Atatürk’ün hayatını kaybetmesi Kılıç Ali’yi derinden etkiler ve bunalıma girer. Bir süre sonra da Füreya rahatsızlanır ve verem teşhisi ile hastaneye yatırılır. Daha sonra Büyükada’da bir ev tutulur ve bir yıl kadar bu evde tedaviye devam edilir. Ancak hastalığı ilerlemeye devam edince İsviçre’de bir senatoryuma yatırılır. Füreya burada, teyzesi Fahrünisa’nın teşvikleri sonucu seramik sanatına ilgi duymaya başlar. Bu arada tedavi için Fransa’ya nakledilir. Seramik sanatına ilgisi Fransa’da daha da artar ve bir atölyede çalışmaya başlar. Bir süre sonra da bir sergi açar ve büyük ilgi görür. O artık ünlü bir seramik sanatçısıdır. Aynı zamanda Türkiye’nin de ilk bayan seramik sanatçısı olmuştur. Türkiye’ye döndüğünde seramik sanatına devam eder ve İstanbul’da da bir atölye ve sergi açar. Bu arada Kılıç Ali ile ilişkileri kopmuş ve ayrılmışlardır. İçindeki çocuk özlemini dindirmek için erkek kardeşi Şakir’in kızı Sara’yı velayetine alır. Bir süre sonra Füreya’nın hastalığı tekrar nükseder. Fransa’ya gider ve burada çok riskli bir ameliyat geçirir. Ailesinden gizli olarak yaptırdığı bu ameliyatla ciğerinin bir kısmı alınır.

Füreya hayatının geri kalan kısmında seramik sanatı ile ilgilenmeye devam etti. Çok sayıda seramik sanatçısı yetiştirdi ve önemli eserler meydana getirdi. Hem Türkiye’de hem de dünyada çok sayıda ödüller aldı. Yaşamının son günlerinde hastalığı çok ilerlemiş ve sanatından uzak kalmıştı. 26 Ağustos 1997’de hayatını kaybetti.

 
Genç yazarlar Kulübü / Web Tasarım : Orhancam